Akademik Geriatri Derneği Basın Bildirisi

Covid-19 infeksiyonu tüm yaş gruplarında görülmekle beraber özellikle 65 yaş üstü bireylerde ve kronik hastalıkları olan yetişkinlerde maalesef daha ağır seyredebilmektedir. İleri yaşlarda hastalığın daha ağır seyretmesinin nedeni yaşlanmayla birlikte bağışıklık sisteminin zayıflaması ve eşlik eden hastalık sayısının artmasıdır. Aynı zamanda hastalık seyrinin de gençlere göre daha farklı seyredebileceği akılda tutulmalıdır. Yaşlılarda özellikle ateş bulgusu hiç olmayabilir, onun yerine bilinç değişikliği, uykuya eğilim, bilişsel bozukluklar ve düşmeler görülebilir. Sadece Covid-19 infeksiyonu değil, diğer infeksiyöz hastalıklar da 65 yaş üstü bireylerde daha ağır seyretmektedir. Bu nedenle hastalığın bulaşmasını engelleyecek önlemler hayati önem taşımaktadır. Bu süreçte en önemli önlem yaşlılarımızın evde kalmasının sağlanması ve mümkün olduğunca temasların azaltılmasıdır. Bu nedenle 65 yaş üstü vatandaşlarımızın sokağa çıkmalarının kısıtlanması yaşlı bireylerin korunması için olumlu bir adımdır.

Yaşlılarımız toplumun en tecrübeli tabakasını oluşturmaktadır ve kültürümüz gereği bizim için çok değerlidirler. Özellikle yaşlılarımızı korumak adına alınan bu tedbirler medyada yayınlanırken korkutucu, ürkütücü olmayan ama bu işin önemine değinen sade bir söylem benimsenmelidir. Tüm duyarlı vatandaşların gündelik hayatta bu tedbirleri uygularken yaşlılarımıza saygı çerçevesinde, yaşlılarımızı istismar etmeden ve onları gerçekten önemsediğimizi gösterecek şekilde davranmasını yaşlı psikolojisi açısından önemsemekteyiz. Tüm medya organlarındaki iyi uygulamalar örnek olarak gösterilebilir. Bu salgın döneminde hayatını kaybeden kişilerin yaşlı olması medyada vurgulanırken sanki yaşlılar için ölüm normalmiş algısı giderek artmaktadır. Tüm medya organlarında vurgulamamız gereken şey sadece yaşlıların değil herkesin evinde kalması gerekliliğidir. Ancak bu şekilde yaşlılarımızı koruyabiliriz.

  • Yaşlılarımızın bu dönemi sağlıklı bir şekilde evde geçirebilmeleri için önerilerimiz şunlardır:
  • Yetersiz beslenmenin; bağışıklık sisteminde bozulma, infeksiyonlara eğilim, kemik erimesi, kas kaybı, hastalıklardan iyileşmenin gecikmesi gibi olumsuz etkileri vardır. Bu dönemde yaşlılarımız özellikle beslenmelerine dikkat etmelidirler.
  • Öğün sayısı artırılmalıdır. Günde üç ana, üç ara öğün yemek yemelidir.
  • Besin çeşitliliği sağlanmalıdır; Süt ve süt ürünleri, et ve benzeri besinler (et, yumurta, kuru baklagiller, yağlı tohumlar), taze sebze ve meyveler, ekmek ve tahıl grubundan besinler gün içinde tüketilmelidir.
  • Yeterli miktarda protein tüketilmelidir. Unutulmamalıdır ki yaşlıların protein ihtiyacı gençlerden fazladır.
  • Günlük sıvı tüketimi 1,5-2 litre olmalıdır.
  • Dengeli beslenen, bütün besin gruplarından tüketen yaşlının ilave vitamine ihtiyacı yoktur. Yaşlının kullanması gereken tek vitamin D vitaminidir. Bunu da doktorun önerdiği dozda almalıdır
  • Kas kaybının önlenmesi için ev içinde uygulanabilecek kas gücünü ve dengeyi koruyan egzersizler günde 2-3 defa uygulanmalıdır
  • Kronik hastalıklar için kullanılan ilaçlara aynı şekilde devam edilmelidir. Yaşlılarımızın kronik hastalıkları için kullandıkları ilaçların rapor süresi uzatılmıştır. Bu nedenle ilaç raporu yenilemek ve reçete yazdırmak için hastanelere gitmelerine gerek yoktur. Sağlık problemleri ortaya çıkarsa Aile Hekimleri ile veya ALO 184 hattı ile irtibata geçmelidirler.

Ülkemizde Covid-19’a karşı sürdürülen mücadelede Akademik Geriatri Derneği olarak yaşlılarımızın yanındayız. Sağlık çalışanları olarak hepimiz diğer çalışma arkadaşlarımızla birlikte yaşlılarımız ve toplumumuz için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Sağlık Bakanlığı ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına her türlü desteği sağlamaya hazır olduğumuzu saygılarımızla beyan ederiz.

Akademik Geriatri Derneği Yönetim Kurulu